Sayfalar

19 Eylül 2013 Perşembe

Fatih Terim'in futbol sistemi



bu sistemde dizilişler farklı olabiliyor. 4-4-2, 4-3-3 gibi. hatta 4-4-2 ve 4-4-3'ün inanılmaz sayıda varyasyonu olabiliyor ama bunlar mühim değil. felsefesi aynı hep.

olayın tek cümlelik özeti: "en iyi savunma hücum yapmaktır"

şimdi geriden başlayarak mevkileri inceleyelim.

bekler hücumcu bek olacak. ileriye top taşıyacaklar önlerinde de süratli enerjik kanat oyuncuları olacak. uefa kupası döneminde capone çok buna uymasa da (zaman zaman ümit davala orada oynadığında bu işi iyi yapardı ama çok fazla orada oynamıyordu) bek olarak görev yapan ergün ve hakan ünsal bu iş için idealdi. şimdiki beklerden eboue ve riera bu iş için ideal. ama solda hakan balta kesinlikle bu sisteme uygun değil.

savunmanın ortasındakiler çok süratli atletik adamlar olmasa bile pozisyon bilgisi iyi, oyunu orta saha oyuncularına taşıma, kanada açma, oyunun yönünü değiştirme kararlarını iyi verebilecek bir oyuncu ve onun yanında korkusuz, ota boka atlayacak, rakibiyle mücadelenin bokunu çıkaracak ikilidir. popescu top yapan adam, bülent korkmaz ise takımın cengaveriydi. şimdiki stoperlerden semih kaya bülent korkmaz'ın görevini yapabilecek biri olur gibi duruyor ama popescu'nun yerine adam yok. yani orada dany top dağıtmaya çalışıyor ama imkansız. dolayısıyla savunmada sıçışlar böyle başlıyor. gökhan zan yine nispeten biraz daha iyi dany'den.



orta sahanın ortasında bir tane rakibe çok iyi basan futbolcu mutlaka olacak. bu adamın asıl görevi rakip ataklarını durdurmak olsa da defanstan zaman zaman top alıp oyun kurucu kilitlendiğinde oyunu açma yeteneği de olmalı. bu işi zamanında suat kaya ya da emre belözoğlu yapardı, şimdi felipe melo'nun görevi bu. 4-3-3 için orta sahanın ortasında ya bu adamdan bir tane daha bulunur (yekta kurtuluş) ya da az sonra yazacağım türden bir adam daha.






orta sahanın ortasında diğer adamın işi oyun kurmak. çok top sürmesine, çalımlar atmasına gerek yok. adamın işi pas dağıtmak, kanada yaymak, uzun top kısa top yapmak, şimdi selçuk bu görevi üstleniyor. eğer orta sahada bu tarz biri daha olsun istenirse engin baytar ya da sneijder (kanatta oynamadığı zaman) kullanılıyor. tahmin edersiniz ki eskiden bu işi hagi yapardı.


sağ ve sol açık genelde çok koşan adamlar olmalı. çünkü bu adamlar top rakip defanstayken forvetlerin presine destek olacaklar. top kendi yarı sahasında rakipteyken de beklerine destek olacaklar. top kendi takımındayken görevleri zaten klasik kanat görevleri. ters ayaklı kanat olarak oynarlarsa içe çekip orta yapmak veya şut çekmek, ters ayaklı değillerse kanattan yardırıp orta yapmak. bu işi okan, hasan şaş, ergün penbe, ümit davala gibi adamlar çok iyi yapmışlardı. şimdi ise amrabat, bruma, sneijder, engin baytar, aydın yılmaz falan var. sneijder ve engin baytar hücum presine destek verebiliyorlar. sneijder kanattan yardırma konusunda beceriksiz, amrabat takım oyunundan uzak ve ne zaman orta yapacağını ne zaman oyunu yavaşlatacağını iyi bilmiyor. çok gereksiz zamanlarda geri pas yapıp takımın temposunu düşürdüğü oluyor. arada bir tabii ki çok iyi işler de yapıyor ama genel olarak bu sisteme uymuyor. fakat burak yedek kalmasın diye zaman zaman bu görevle sağda oynatıldığında bu görevlerin hiçbirini yapmıyor. hücum presi 10 pozisyondan birinde yapıyor, beklere yardım sıfır, orta yok, kanatta durmuyor orta bölgeye kayıyor.



hücumcular için zaten söylenecek bir şey yok. çift forvet olursa biri top indirecek diğeri defansın arkasına kaçacak (hakan şükür -arif erdem ve burak yılmaz - didier drogba). bu adamların en önemli görevi ise top rakip defanstayken anında baskı yapıp rakibin çıkmasını engellemek. sürekli baskı yapmaları lazım. burak yılmaz bunu yapamıyor. umut bulut ve elmander bu konuda daha etkili. elmander de gittiğine göre takımda bu işi yapabilecek en iyi adam umut ama onun da gol yeteneği burak yılmaz'ın gerisinde.


bu sistemin mantığı benim takımımda bekler bile hücuma çıkıp destek verebilsin ki rakibin sol açıkları sağ açıkları ister istemez defanslarına yardıma gelmek zorunda kalsın. ha gelmediler mi o zaman kanatlarda perişen olur rakip. real madrid karşısında riera'nın oynamasının mantığı buydu. cristiano ronaldo ya da bale ikilisinden hang,isi o kanatta oynarsa oynasın defansına yardıma mecbur bırakmaktı. riera'ya ya da hakan balta'ya doğrudan ronaldo'yu durdurma görevi verseniz durduramazsınız. imkanı yok. ama onun üzerinden atak yaparsanız etkinliğini kısıtlarsınız.

şimdi sisteminde değişiklik yapmadı fatih terim. fakat sistemdeki oyuncular kendi sistemine uygun değil. sneijder'i istememisinin nedeni buydu. sneijder kanatta olmuyor. orta sahada ise senijder'in yapabileceği iş yok. kendi sisteminde istisnalara başladı. önce sneijder için yer aradı uydurma görevler yarattı, sonra drogba burak ikilisi birlikte oynasın diye mecburi yeni görevler yarattı. ama artık sistem fatih terim'in sistemi olmaktan çıktı. her ne kadar fatih terim'i de sistemini de beğenmesem de yapılan transferler sonrası (bilmiyorum drogba ve sneijder'i gerçekten terim mi aldırdı) kendi sistemi baltalanmış oldu.

drogba ve sneijder için başka sisteme geçmek gerekiyordu ama ben fatih terim'in gittiği bir takımda başka bir sistem oynattığını hiç görmedim. onun için muhtemelen fatih terim bu sistemde ilerleyen haftalarda da ısrar edecektir. drogba'nın sisteme uyumu sorun değil de (zaten gayet verimli oynuyor) sneijder işi biraz zor gibi görünüyor. sezon başındaki çalışmalarına bakarak bu sezonun sneijder'in sezonu olabileceğini yazmıştım ama eğer sneijder için acil çözüm bulunmazsa çok yüksek verim alınamayacaktır kendisinden. 4-4-2'ye dönülerek burak yılmaz için çözüm üretmek kolay ama selçuk inan gibi bir adam varken sneijder'e çözüm bulmak zor geliyor bana.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder